Kış Geliyor Harcama ve Tasarruflara Dikkat !

Gerçekten ihtiyacınız olmayan bir şeyi satın almak, tüketime çok hızlı karar vermek, bir öğle yemeğine verilen parayı hesaba katmamak gibi çeşitli durumların sonucu yatan maaşın nereye gittiği sorusunu da beraberinde getirecektir. Buna ek olarak kış aylarında artan enerji harcamaları ve gelen zamlar da düşünüldüğünde önümüzde ciddi bir tasarruf eğilimine gitmenizi mantıklı kılmaktadır. Dolayısıyla kışın harcamalar nasıl kısılır, nasıl daha fazla tasarruf edilir, basit tekniklerle daha fazla para biriktirmenin yöntemleri nelerdir gibi çeşitli konularda tavsiyeler vermek yararlı olacaktır. Bu tavsiyeler gerçek hayata rahatlıkla uygulayabileceğiniz, etkili yöntemlerdir bu nedenle üstünkörü okumaktansa üzerine biraz düşünmeniz iyi olabilir.

Davranışsal Ekonomi Haklı

10 bin TL’nin % 5’i kadar tasarruf yapmakla 10 TL’nin % 5’i kadar tasarruf yapmanın aynı şey olmadığını tahmin edebilirsiniz. Fakat beynin karar verme mekanizması üzerine yapılan çeşitli araştırmalarda bunun yaygın bir hata olduğu ortaya çıkmaktadır. Yani 10 bin TL’ye alacağınız bir araba için saatlerce pazarlık yapabilecekken tüketicilerin 10 TL vereceği bir mal için pazarlık yapmaması aslında rasyonel değildir.

Harcayacağınız para ne kadar olursa olsun mutlaka yüzdeleri işin içine dahil etmeli ve mümkün olan her harcamanızı tasarruf perspektifinde incelemelisiniz. Davranışsal ekonomi üzerine akademide verilen dersler tüketicilerin küçük ücretleri daha kolay kabul edebildiğini defalarca ortaya koydu. Yani asıl büyük tehlike yüksek meblağa tekabül eden harcamalar değil, gözünüzün görmediği çok küçük 5 TL’lik, 10 TL’lik ya da kişisine göre 100 TL’lik harcamalar. İşe bu küçük harcamaları organize etmekle başlayın ve ekonomi biliminin rasyonalite kavramına uygun hareket edin. Alacağınız şey her ne olursa olsun üzerine düşünün ve gerçekten ihtiyacınız olup olmadığına karar verin.

Pencereleri Plastikle Kaplayabilirsiniz

Isı yalıtımının en önemli açıklarından birisi pencerelerdir. Kışın çoğu pencere kullanım dışı tutulur ve neredeyse aylarca hiç açılmaz. Bu nedenle en azından açılmayan pencereleri satın alacağınız bir pencere kitiyle paketlemek, enerji harcamalarınızı ciddi şekilde düşürebilir. Battaniyelerinizi, kalın kıyafetlerinizi ve tüylü terliklerinizi giymekten çekinmeyin, evin ısısını düşürün.

Fırınınızı Kullanın

Özellikle davlumbaz fırın içerisindeki yemeği pişirirken çevresini de ısıtır. Her gün yemek yaptığınız düşünüldüğünde ve fırındaki yemeğin de saatlerce pişmesi gerekebileceğinden fırının bir ısı kaynağı olarak kullanılması hiçte mantıksız değildir. Fırınınızla işiniz bittiğinde fırının kapağını açın, o odanın peteğini kapatın ve bir süre fırının odayı ısıtmasını sağlayın.

Hava Girişlerini Kontrol Edin

Neredeyse her evde dışarıdan hava girmesini mümkün kılacak bir delik bulunur. Bu delik bazılarının penceresinde, bazılarının duvarında bazılarının çelik kapısının altındadır. Bu ve buna benzer dışarıdan hava girişini mümkün kılan alternatif yolları keşfedip kapatmayı düşünebilirsiniz. Bu sayede enerji kullanımınızı çok daha düşük seviyede tutabilirsiniz.

Kendiniz Yapın

Yeni şeyler öğrenmekten herkesin keyif alacağını düşünüyoruz. Kendinize meydan okumaktan ve yapamazsın denilen şeyleri kendiniz yapmaktan çekinmeyin. Bu sayede hem yüksek ücretli servis maliyetlerinden kurtulacak hem de yeni şeyler öğrenerek niteliklerinizi genişleteceksiniz. Örneğin musluklar damlatmaya başladığında bunu bir pense yardımıyla rahatlıkla çözebilirsiniz, aynı şekilde bir tesisatçı çağırmanız halinde yapılacak 15 dakikalık iş karşılığında muhtemelen 50 TL ile 100 TL arasında değişen bir ücret ödemesi yapmak durumunda kalacaksınız.

Kalbinize Meydan Okuyun

Alışverişe çıktığınızda ve bir şey gördüğünüzde bunun ilk bakışta ihtiyacınız olan şey olduğunu düşünebilir, kalbinizin onu satın almak için çarpmaya başladığını hissedebilirsiniz. Böyle bir durumla karşlaştığınızda tehlikedesiniz demektir, bu çok beğendiğiniz şeyi satan mağazayı, fiyatı ve diğer detayları kaydedip oradan ayrılın. Aradan birkaç saat ya da gün geçtikten sonra tekrar gelin ve aynı ürünün sizi ne kadar etkilediğini kontrol edin. Eğer kalbiniz halen o ürünü satın almaktan yanaysa ürünü satın alın, ancak muhtemelen çoktan satın almamaya karar verdiniz bile.

Pazarlamacılar yaptıkları işte gerçekten çok iyidir. Gerek arka planda çalan müzikler gerek alışverişe konu materyallerin dizilimleri tamamen sizi etkilemek, alışverişe teşvik etmeye yöneliktir. Bu kapsamda pazarlamacıların stratejisi nedeniyle gereksiz bir harcamak yapmaktan kurtulmak için satın almak istediğiniz şeye gerçekten ihtiyacınız olduğundan emin olmanız gerekmektedir.

Küçük Bir Matematik Hesabı Yapın

Özellike büyük meblağ harcamalar yaparken paranızın değeri üzerine küçük bir matematik hesabı yapmak harcamalarınızı kısmanızı sağlayabilir. Örneğin yüklü miktarda bir harcama yapmadan önce bu paranın yılda % 20 basit faizle (bileşik değil) değerlenerek 5 yıl sonra ne kadar olacağını hesaplayın. 10 bin TL’lik bir alışveriş yaparken 5 yıl sonra 20 bin TL’den vazgeçtiğinizi düşünün, bu sayede yapacağınız yatırımın ne kadar mantıklı olduğu, mantıklı olup olmadığı konusunda net bir argümana da sahip olacaksınız. Eğer ilgili ürün ya da hizmet sizin için beş yıl sonraki 20 bin TL’den daha büyük bir değer atfediyorsa bu durumda o ürünü satın alın.

Lüks Her Zaman İyi Değildir

Gerek reklam kampanyaları gerek pazarlama stratejileri nedeniyle genellikle pahalı olan şeyin kaliteli olduğunu düşünürüz, ancak aslında böyle bir şey söz konusu değil. Bunu en basit haliyle uluslararası çalışan firmaların farklı ülkelere aynı ürün için uyguladığı fiyat politikalarından çıkarabilirsiniz. Aynı ürün ülkemizde 1000 TL’ye satılırken farklı bir ülkede 50 TL değere sahip şekilde satışa sunulabilir. Bunun olmasının nedeni ilgili firmanın kurumsal kimliğinin ülkemizde daha olumlu bir izlenime sahip olması ve ürünlerinin çok kaliteli olduğunun düşünülmesi. Fakat muhtemelen yüksek meblağ harcamaktansa çok daha düşük miktarlarla aynı değere sahip farklı ürünler satın alabilirsiniz.

Örneğin kayak yapmayı seviyorsanız kayak yapmaya gidebilirsiniz, ancak bunu yapmak için lüks bir otelde kalmanıza ya da akşamı çok iyi bir restorana gitmenize gerek yok. Günümüzde etkinlikten ziyade etkinliğin beraberinde getirdiklerine para harcanmaktadır, dolayısıyla asıl beklentinizin ne olduğunu iyi analiz edin ve küçük miktarlardaki harcamaları kısın.

Yemeklerinizi Önceden Hazırlayın

Yemek siparişi verilebilen uygulamalar gün geçtikçe bunu daha basit hale getirirken, acıktığınız anda yemek yapmaya başlamak pek mantıklı olmayabilir. Bu nedenle acıkmadan önce gün içerisinde yiyeceğiniz tüm yemeği hazırlayın ve acıktığınız anda bu yemekleri yeme imkanınız olsun. Yalnızca bir öğle yemeğini dışarıdan yiyor olsanız bile günde 15 TL’den ayda 450 TL kara geçebileceğinizi düşünün. Bunu hanedeki herkes uyguladığında maliyetlerin ne denli düştüğü sizi şaşırtacak.

Sahip Olmadığınız Parayı Harcamaktan Vazgeçin

Kredi kartının içerisindeki limit sizin sahip olduğunuz bir para değil, bankanın size tanıdığı borçlanma imkanıdır. Bu konuya hassas yaklaşın ve o paraya sahip olmadığınızı unutmayın. Kredi kartlarını düzenli olarak kullanma alışkanlığından vazgeçin ve nakit para taşımaya başlayın.

Taşıdığınız nakit para hem gün içerisinde yapacağınız harcamaları kısıtlamanızı sağlayacak hem de doğrudan bir ödeme yapıp, fiziksel bir değişimin gerçekleşmesi itibariyle alışveriş yapma isteğinizin azalmasını sağlayacaktır. Bu davranışsal iktisadın ispatladığı bir şeydir ve öylece yapılmış bir yorum değildir.

Kredi kartlarıyla harcama yaparken hiçbir şeyin eksildiğini hissetmezsiniz ve harcama yapmaya devam edersiniz. O limitin sanki sizin için ayrılmış bir hediye para olduğunu düşünmeye başlar, sorunu bir sonraki aydaki kendinize ertelersiniz.

Zaten Sahip Olduğunuz Şeyler Yeterince İyi

Kıyafetiniz, ayakkabınız, yatağınız, nevresim takımınız ya da arabanız yeterince iyi ve işinizi görüyor. Sahip olduğunuz şeylerin yenilerini satın almadan önce satın alacağınız bu şeyin sizin için ne amaca hizmet edeceğini düşünün ve bunu zaten karşılayıp karşılamayan bir şeyin var olup olmadığını muhakeme edin. Bir kıyafetin en temel amacı vücudu örtmektir, bir arabanın en temel amacı A noktasından B noktasına gitmektir, bir ayakkabının en temel amacı ayakları dışarıdaki zararlara karşı korumaktır. Moda ve pazarlamanın size dayattığı güzellik algısını kabul etmeyin, elinizdeki şeyler zaten güzel ve işinizi görüyor. Hayata bu perspektiften bakmaya başladığınızda aslında ne kadar daha az para harcayabileceğinizi görecek, ne kadar daha az çalışmanın size yetebileceğini öğrenecek ve kendinize ayırdığınız bu zaman sayesinde ihtiyacınız olmayan şeyleri satın almaktan vazgeçip gerçekten kaliteli zaman geçirmeye başlayacaksınız.

Gelen Zamlar Sonrası Tasarruf İçin Faturaları Nasıl Azaltırım konulu yazımızı da okuyarak, eve gelen faturalar ile ilgili ilginç tasarruf tedbirlerini öğrenebilir ve böylece ev hanesine katkıda bulunabilirsiniz.