fbpx
Blog

Gerçekten Küresel Bir Ekonomik Kriz mi Geliyor

Ekonominin gündelik hayatımızı en derinden etkilediği ve hakkında en çok konuşulduğu şu günlerde kriz ya da sorunlar yalnızca Türkiye’nin gündeminde değil. Ülkemizin de içerisinde bulunduğu bir grup gelişmekte olan ülkede yaşanan ekonomik problemler tüm devletleri yakından ilgilendiriyor çünkü ülkemiz ve diğer gelişmekte olan devletlerle gelişmiş ülkeler arasında bir borç ilişkisi var. Bu kapsamda gerçekten küresel bir ekonomik kriz mi geliyor sorusunu 66 yaşındaki uzman gazeteci ve Cenevre merkezli Gelişmekte Olan Ülkeler Düşünce Kuruluşu kurucularından Martin Khor’un bildirisiyle yanıtlamak iyi olabilir.

Küresel Kriz ve Gelişmekte Olan Ülkeler

Geçtiğimiz dönemlerde başta Bill Gates olmak üzere çeşitli milyarderlerin ekonomik kriz bekledikleri hakkındaki söylemleri basına yansımıştı. Bu yalnızca milyarderler tarafından ortaya atılan bir iddia olmaktan çıktı çünkü geçtiğimiz haftalarda birden fazla uzman ekonomist ve merkez bankası yaklaşan ekonomik krizin uyarılarını yaptı.

Uyarılar çoğu zaman Türkiye, Arjantin ve Endonezya gibi gelişmekte olan ülkelerle ilgiliydi. Bazı iktisatçılar ise yükselen faiz ya da farklı sebeplerle gelişmekte olan ülkelere aşırı sermaye aktarımı yapılmasının krizi tetikleyebileceğini düşündüğünü açıkladı.

Gelişmekte olan ve ekonomik sorunlarla yüzleşen ülkelere yatırım yapan yatırımcıların tedirgin olduğu şu günlerde sermayenin bu ülkelerden çıkmaya başlaması bir kar topu etkisi yaratabilir ki bu da tüm dünyayı ilgilendiren ciddi bir sorunun ortaya çıkması anlamına gelir. En başta ilgili ülke ve o ülkedeki fiyatlar bu durumdan etkileniyormuş gibi görünse de kısa süre içerisinde kriz ekonomik ilişkinin olduğu her ülkeye yani tüm dünyaya yayılacaktır.

Milyarder yatırımcı ve ekonomi uzmanı George Soros tarafından Paris’te yapılan bir açıklamada doların gücünün gelişmekte olan ülkeleri sarstığından söz edildi. Buna ek olarak büyük bir finansal krize doğru gidilebileceğini belirten Soros, uygulanacak Marshall Planı’nın doğru şekilde ve zamanda atılması gereken bir adım olduğunu belirtti.

Eğer Soros bu görüşünde haklıysa krizin çıkacağı yer muhtemelen Türkiye’nin de içerisinde bulunduğu Avrupa bölgesi olacak. Eğer kriz çıkmazsa gelişmekte olan Türkiye, Arjantin ve Endonezya gibi ülkelerden ciddi fon çıkışları olacak. Çünkü ABD merkez bankası attığı son adımla faiz oranlarını arttırdığını duyurdu ki bu nedenle yatırımcılar sermayelerini ABD’ye taşımaya başladı. Fakat bu yalnızca bir başlangıç ve önümüzdeki dönemde nelerin yaşanacağı konusunda hiçbir netlik yok.

Dünyanın en saygın ekonomi kurumu olarak kabul edilen Bank for International Settlements doğrudan 60 ülkenin merkez bankasıyla çalışmaktadır. Bank for International Settlements’ın eski çalışanlarından Genel Müdür Yardımcısı Herve Hamoun ve Genel Sekreter Peter Dittus tarafından yapılan açıklama gelişmiş ülkelerin çok yanlış ve pervasız politikalar izlediği yönünde. Bu politikaların bomba etkisi yaratacğını söyleyen iki lider geçtiğimiz dönemlerde G7 ile ilgili devrim yapılması gerektiği hakkında bir kitap yazmıştı. Politikaların çok kısa bir süre içerisinde değiştirilmesi gerektiğini belirten BIS’ın eski liderleri bu sayede oluşabilecek hasarı minimize etmenin halen mümkün olduğunu söyledi.

Cenevre’de düzenlenen bir toplantıda konuşan iki lider her fırsatta gelişmiş ülkelere çağrı yapıyor ve dünyanın en kaliteli ekonomik araştırmalarını ortaya koyan BIS’ın raporlarına dayanarak uygulanması gereken politikaları tavsiye ediyor.

Ekonomi uzmanı iki isim G7 içerisindeki ABD, İngiltere, Kanada, Japonya ve Euro bölgesinin dünya toplam borcunun % 64’ünü oluşturduğunu söyledi. Bu oran karşısında dahi para politikalarından geri durmayan ülkeler piyasa ekonomisinin temellerini her geçen gün daha fazla zayıflatıyor ve bir noktada krizin çıkması kuvvetle muhtemel.

Gelişmekte olan ülkelerin ekonomi temellerini eleştirmek de pek doğru olmayacaktır çünkü çoğu gelişmekte olan ülkenin ekonomik temelleri sağlamdır. Fakat gelişmiş ülkelerin para politikaları nedeniyle zor durumda kalan bu ülkeler ve kötüleşen küresel beklentiler (ABD-Çin arasındaki ticaret savaşı da dahil) geleceğin pek de parlak olmadığını ortaya koyuyor.

Aynı zaman içerisinde İç ekonomik problemler gidermeye çalışılmalı, dış dünyada gelişen sorunlara karşı da hazırlık yapılmalıdır. Dış dünyada gelişen sorunları kontrol altına almak her zaman mümkün olmasa da bu gelişmelere uygun cevaplar verebilmek şarttır, aksi takdirde kısa süre içerisinde küresel olarak zor günler yaşayabiliriz.

Bireysel Önlemler

Eğer krize karşı elinizden geleni yapmak istiyorsanız basit birkaç prosedür işinize yarayabilir.

kuresel ekonomik kriz 2020
  1. Tüm kredi ve kredi kartı borçlarınızı ödeyin ve ekonomi hakkında olumlu başlayıncaya kadar mümkün olduğunca az borçlanın.
  2. İşsiz kalmanız, gelir elde edememeniz halinde sizi en az 6 ay rahatlıkla yaşatabilecek kadar parayı biriktirin. Bu parayı vadeli mevduat hesabında, katılım hesabında ya da altın veya gümüş gibi farklı değerlerde saklayın.
  3. Yalnızca temel ihtiyaçlarınızı karşılayabilecek kadar harcama yapın ve olabildiğince yüksek miktarda tasarruf elde etmeye çalışın.
  4. Eğer mümkünse daha yüksek ücret alabileceğiniz işleri araştırın ve daha fazla para kazanabileceğiniz işlerle kendinizi meşgul edin.

Blockchain Teknolojisi ile Finans Alanında Ne Gibi Devrimler Olacak konulu yazımızı da okuyabilirsiniz.


Hikmet Ilgaz

Anadolu Üniversitesi Kamu Yönetimi mezunu, evli ve 1 çocuk babası, bankacılık ve finans alanında araştırmalar yapıyor, bu araştırma sonuçlarını buradaki blogunda paylaşıyor.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu