Bir harcamanın mali açıdan gider olarak gösterilip gösterilemeyeceği şirketler adına oldukça önemli bir konudur. Vergi kanunu gider gösterilip gösterilemeyecek harcamalara çoğu zaman faaliyetle ilişkisi ve hasılatın artışıyla bu giderin ilgisi yaklaşımıyla bakar ve buna göre karar verir. Bu kapsamda bir iş yerinde hangi harcamalar gider olarak gösterilebilir, neler gider olarak gösterilemez ve türevi konulara değinilmesi yararlı olacaktır. Olası bir vergi denetimi sırasında cezai yaptırımla karşılaşmamak veya ek maliyetlere katlanmamak için hakların farkında olunması gerekir.
Yemek harcamaları: Şirket faaliyeti ve iş ile ilgili olabilecek her türlü yemek harcamasını gider olarak göstermek mümkündür. Toplantı, müşterilerin ağırlanması ve türevi her türlü yemek harcamasını gider olarak gösterebilirsiniz.
Seyahat harcamaları: Şirket faaliyeti ve iş ile ilgili olabilecek her türlü uçak bileti, otobüs bileti, deniz otobüsü bileti, tren bileti, otel bileti, otopark ücreti ve türevi harcamaları gider olarak göstermek mümkündür. Müşterilerin ağırlanması ve türevi konularda katlanılan seyahat harcamalarını da gider olarak göstermek mümkün olur.
Taşıt giderleri: İşletmenin aktifinde yer almayan, kiralanan taşıtlar için yapılan yakıt, sigorta, kira, tamir ve türevi maliyetleri de gider olarak göstermek mümkündür. Yine bu kiralama ve diğer maliyetlerin de işle ilgili olması gerekmektedir.
İletişim giderleri: Şirket faaliyetiyle ilgili olabilecek her türlü telefon, internet, ADSL ve türevi maliyetleri gider olarak göstermek mümkündür. Yine bu hizmetlerin de şirket aktifinde yer almaması ve kiralama yoluyla edinilmiş olması gerekmektedir.
Giyim harcamaları: İş güvenliği başta olmak üzere işle ilgili yapılması gereken çeşitli eşyaların da gider olarak gösterilmesi mümkündür.
Şirketin aktifine kayıtlı olmayan araçlara ek olarak kiralama sözleşmesinin olmadığı taşıtlara yapılan masrafları da gider kabul etmemek gerekir. Böyle bir durumla karşılaşılması halinde yapılması gereken şirket ve personel arasında kira sözleşmesi yapılması, sözleşmenin de damga vergisine tabi olmasıdır. Kira ödemeleri % 20 stopaja ve % 18 KDV’ye tabidir. Yapılan kira sözleşmesi sayesinde benzin, kasko, trafik sigortası, otopark, bakım, yıkama ve türevi maliyetleri gider olarak göstermek mümkün olur.
Gelir vergisi mükellefleri “ticari kazançların tespiti” ile ilgili çalışmalarda 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nu dikkate almalıdır. Ek olarak Gelir Vergisi Kanunu’nun 40’ıncı ve 41’inci maddesinde yer alan hükümleri incelemelidir.
Kurumlar vergisi mükellefleri “kurum kazancının tespiti” için yapılacak araştırmalarda Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 10’uncu maddesi ve 11’inci maddesini dikkate almalıdır.
İş Yerini Kadının Üzerine Açmanın Avantajları Nelerdir konulu yazımızı ortalama 3 dk da okuyarak alternatif bilgilere ulaşabilirsiniz.
Sanal para alım ve satımının yaygınlaşması ile birlikte farklı alt coinler ortaya çıkmaya başladı. The…
Vakıfbank, faizsiz kredi imkânı ile pandemi yüzünden geçim sıkıntısı yaşayan birçok kişiye destek sunuyor. Online…
Bireylerin ya da tüzel kişilerin belli miktarlar kapsamında, kamu hizmetleri için kanuni bir şekilde ödedikleri…
Taşıt kredisinin temel özelliği, kefil şartının bulunmamasıdır. Dolayısıyla birçok yeni taşıt sahibi krediye seçeneğine yönelmektedir.…
Loopring coin yorum, son zamanlarda en çok merak edilen popüler konular arasında yerini aldı. Öyle…
Dijital paranın global borsanın nabzı haline gelmesiyle birlikte, her gün yeni bir coin yüzüne çıkıyor.…