Bir şeyin değerini hesaplayabilmek için değeri olan farklı bir şeye daha ihtiyaç duyulur. Ekonomi teorisinin ortaya atıldığı ilk dönemde ortaya çıkan su ve elmas paradoksunun ardından geliştirilen marjinal maliyet, marjinal fayda ve türevi kavramlar günümüzde kendisini sepet kur uygulamasına kadar getirmiştir. Bu kapsamda sepet kur ne anlama gelir ve nerede kullanılır gibi çeşitli konulara değinmek yararlı olacaktır.
Bir ülkenin yerel para biriminin yabancı para birimleri karşısındaki değerini hesaplamak için çeşitli yabancı para birimlerini bir araya getirerek oluşturduğu sepetle kıyaslaması işlemine sepet kur denilmektedir. Sepet kur uygulaması sayesinde bir para biriminde meydana gelen olumlu ya da olumsuz etki neticesinde ortaya çıkan değişikliklerden daha az etkilenilir ve daha tutarlı yorumlarda bulunulmuş olur.
Ülkeler kur sepetinin içerisine en ilişkili olduğu ülkelerin para birimlerini koyar ve bu kapsamda bir değerlendirme yapmak ister. Türkiye için konuşulacak olursa Euro ve ABD Doları’nın sepet içerisinde yer alması gerekir.
Kur sepeti hesaplaması sepete dahil olan dövizlerin o günkü kurlarının toplamının sepette bulunan döviz sayısına bulunması itibariyle hesaplanır. Örneğin 15 Eylül 2018 tarihinde 1 USD karşılığı 6,17 TL, 1 EUR karşılığı 7,18 ise (1 USD/TL + 1 EUR/TL) / 2 = (6,17 TL + 7,18 TL) / 2 = 6,67 olacaktır.
Türkiye dolarla borçlanan, buna karşın ihracatının büyük bir kısmını AB’ye yapması itibariyle EUR kazanan bir ülke olarak varsayılabilir. Bu durumda doların değerinin düşmesi maliyetlerimizin azalması anlamı taşıdığı için iyidir, ancak EUR değerinin düşmesi kazancımızın düşmesi nedeniyle iyi değildir.
En basit haliyle bu şekilde yorum yapılabiliyor olsa da olay aslında daha karmaşıktır. Çünkü aslında dolar sadece maliyet anlamına da gelmez, aynı zamanda dolarla ihracat yapan kişi ve kurumlar da vardır. Bu kapsamda dolardaki düşüşün ya da yükselişin etkisi ekonominin geneline yayılacaktır.
Merkez Bankası çoğu zaman tek bir kura bakarak piyasaya müdahale etmez. Kur sepetini inceler ve ekonomi genelinde bir para politikası benimser. Bu para politikaları genellikle kuru yükseltmek ya da düşürmek amacıyla değil TL’nin istikrar kazanmasını sağlamak amacıyla yapılır.
Türkiye için yaşanabilecek en iyi durum doların olabildiğince düşmesi, buna karşın EUR değerinin de olabildiğince artmasıdır. Bunun böyle olması halinde ülkemiz yaptığı ihracattan ciddi bir gelir sağlayacak ve TL’de istikrar kazanacaktır.
Türkiye’deki sepet kur değeri giderek yükselmekte ve hatta Eylül 2018 itibariyle yaşanan yükseliş dalgalanmasında 7,10 seviyesine yükselmesiyle son 5 yılın zirvesini görmüştür. Döviz sepetinin yükselişindeki en önemli etken TL’nin değer kaybetmesidir. Günümüzde her ne kadar doların değer kazandığıyla ilgili konuşulsa da TL yalnızca dolar değil diğer ülke para birimleri karşısında da çok ciddi değer kaybetmektedir.
Döviz sepetinin yukarıya çıkması ihracat ve ithalat üzerinde olumsuz bir etki bırakır, endişeye neden olur.
Sitemizde sizler için önceden yayımladığımız En Hızlı Döviz Alım Satımı Yapabileceğiniz Bankalar konulu yazımızı da okuyabilirsiniz.
Sanal para alım ve satımının yaygınlaşması ile birlikte farklı alt coinler ortaya çıkmaya başladı. The…
Vakıfbank, faizsiz kredi imkânı ile pandemi yüzünden geçim sıkıntısı yaşayan birçok kişiye destek sunuyor. Online…
Bireylerin ya da tüzel kişilerin belli miktarlar kapsamında, kamu hizmetleri için kanuni bir şekilde ödedikleri…
Taşıt kredisinin temel özelliği, kefil şartının bulunmamasıdır. Dolayısıyla birçok yeni taşıt sahibi krediye seçeneğine yönelmektedir.…
Loopring coin yorum, son zamanlarda en çok merak edilen popüler konular arasında yerini aldı. Öyle…
Dijital paranın global borsanın nabzı haline gelmesiyle birlikte, her gün yeni bir coin yüzüne çıkıyor.…