Konut kredisi kullanımı giderek artmakta ve buna bağlı olarak da konu hakkında yaşanan kafa karışıklıkları da çoğalmaktadır. Bilindiği gibi konut kredisi çekmek isteyen tüketicilerden hayat sigortası yaptırılması istenir ve bu hayat sigortası primlerinin düzenli olarak yatırılmaması bir maliyet anlamına gelecektir.
Sigorta şirketleri tarafından oluşturulan hayat sigortası poliçesi kişinin yaşına, çalıştığı işe ve finansal anlamda yerine getirilmesi gereken sorumluluklarının büyüklüğüne bakarak bir prim tutarı belirler ve bu prim tutarının ödenmeye devam ettiği süre içerisinde kişinin vefat etmesi halinde finansal sorumluluklar düzenlenen sigorta sayesinde karşılanır.
Bu kapsamda bankalardan çekilen kredilerin de ödenmesi belirli bir zaman sürecektir ve dolayısıyla bankalar da kendilerini güvence altına almak ister. Bankalar, bu nedenle hayat sigortası yaptırılmasını talep etmektedir.
Normal şartlarda Resmi Gazete’de de yayınlanan düzenleme uyarınca tüketicinin DASK hariç hiçbir sigortayı yaptırması zorunlu değildir ve bu tamamen kendi tercihine bağlıdır. Fakat banka ile ikili ilişkiye girileceği ve ticari bir iş yapılacağından dolayı bankanın da şartlarını sunma hakkı bulunur, dolayısıyla burada dikkat edilecek nokta bankanın konut kredisi şartları arasında hayat sigortası yaptırılmasını zorunlu tutup tutmadığıdır. Eğer ödemelerin devam ettiği dönem boyunca hayat sigortası primlerinin yatırılması gerektiğiyle ilgili bir madde bulunuyorsa tüketicinin hayat sigortası yaptırması gerekir. Belirtilmemişse sigorta yaptırılması zorunlu değildir.
Teoride bu şekilde açıklansa da henüz konut kredisini sigorta zorunluluğu olmaksızın sunan bir banka olmamıştır ve tahminen olmayacaktır. Çünkü konut kredileri yüksek miktarlarla ve uzun vadeyle sunulan kredilerdir, dolayısıyla bu süreç içerisinde tüketicinin vefat etme ihtimali vardır ve finansal risk teminat altına alınmalıdır.
Konut kredisi yaparken hayat sigortası yaptırmanın zorunlu olmadığına, ancak bankanın sözleşme şartları arasında belirtmesi halinde yaptırılması gerektiğine değindik. Bu kapsamda sözleşmeye iliştirilen tek sigorta türü hayat sigortası değildir ve yaptırılması gereken farklı sigortalar da olabilir.
DASK sigortası, 1999 yılında meydana gelen depremden sonra ortaya çıkmıştır ve her ev sahibinin yaptırması zorunlu tutulmuştur. Düzenlenen DASK poliçesi sayesinde doğal afet nedeniyle konutta meydana gelebilecek hasarların 150 bin TL’ye kadarki kısmı güvence altına alınır.
Konut sigortası da afet dışı meydana gelen hasarları tanzim etmek için düzenlenen bir poliçedir ve terör olayı, grev ve hırsızlık gibi konularda güvence sağlar.
Bankaların normal şartlarda sigorta yapma imkanı yoktur ve faaliyet konuları arasında bu bulunamaz, ancak bankalarla sigorta şirketleri ortak çalışabilir ve bu nedenle sigortanın bazı şirketlerde düzenlenmesi indirimli fiyatlardan yararlanılmasını sağlayabilir. Buradan anlaşılması gereken sigorta yaptırmak konusunda bankaya başvurmanın ya da bankanın yönlendirdiği kurumdan yararlanmanın zorunlu olmadığı ve kişisel olarak farklı alternatiflerin de değerlendirilebileceğidir.
Konuyla ilgili olduğu için Kişi Ölünce Sigorta Devreye Girer mi adlı bölümümüze de buradan göz atmanızı öneriyoruz.
Sanal para alım ve satımının yaygınlaşması ile birlikte farklı alt coinler ortaya çıkmaya başladı. The…
Vakıfbank, faizsiz kredi imkânı ile pandemi yüzünden geçim sıkıntısı yaşayan birçok kişiye destek sunuyor. Online…
Bireylerin ya da tüzel kişilerin belli miktarlar kapsamında, kamu hizmetleri için kanuni bir şekilde ödedikleri…
Taşıt kredisinin temel özelliği, kefil şartının bulunmamasıdır. Dolayısıyla birçok yeni taşıt sahibi krediye seçeneğine yönelmektedir.…
Loopring coin yorum, son zamanlarda en çok merak edilen popüler konular arasında yerini aldı. Öyle…
Dijital paranın global borsanın nabzı haline gelmesiyle birlikte, her gün yeni bir coin yüzüne çıkıyor.…